gönderen azad_26 » Pzt Mar 08, 2010 5:57 pm
8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün kutlandığı bu günlerde kadınların yaşam içerisinde yaşadığı zorluklar, kadın katliamları ve intiharlar gündemin baş sırasında durmaya devam ediyor.
İHD Diyarbakır Şubesi’nin 2009 yılı verilerine göre Kürt coğrafyasında 21 kadın namus adı altında cinayetlere kurban edilirken, 56 kadın intihar etti.
Yine 72 kadın şiddet, taciz ve tecavüze uğrarken, 38 kadın ev içinde ve toplumsal alandaki şiddet nedeniyle yaşamını yitirdi.
2010 yılının ilk 2 ayında ise kadın katliamlarında dehşet verici bir tablo ortaya çıkıyor.
İki ay içerisinde 17 kadın çeşitli şekillerde öldürülürken, 26 kadın da intihar etti.
Avukat Eren Keskin, gözaltına alınan tüm kadınların cinsel tacize ve birçoğunun da tecavüze uğradığını belirterek, 'Kürdistan'da cinsel şiddet bir savaş politikası olarak uygulanıyor' dedi.
Keskin, kadınlara yapılan şiddetin çoğu kez gizli yapıldığına vurgu yaparak,
Ben 22 yıldır avukatlık yapıyorum.
Ve bu süre içinde de sürekli siyasi davalara girdim.
Bu davalarda Kürt siyasi hareketinin davaları oldu.
Çoğu zaman işkencelerle baş başa kaldık.
Hep bildiğimiz işkence yöntemleri anlatılırdı.
İşkence, kaba dayak, askı, tırnak çekme gibi işkence türleri çok vardı.
Hiç tartışılmayan işkence yöntemlerini bilirdik ama bu işkenceler hiç açıklanmazdı.
Kadınlara yapılan tecavüzler hiç anlatılmazdı.
İstisnasız gözaltına alınan her kadın cinsel tacize uğruyor.
Bir kısmının ise tecavüze maruz kaldığını öğrendik.
Cinsel işkence kadınlar üzerinde büyük tahribatlara neden oluyor.
Federe Kürdistan İnsan Hakları Bilgi Bankası, son 8 ay içinde Güney Kürdistan'da 125 kadının kendini yakarak intihar ettiğini açıkladı.
Merkezi Hewlêr'de olan ve Hükümete bağlı olmayan Kürdistan İnsan Hakları Bilgi Bankası, Kürdistan Bölgesi'nde son 8 ay içinde kadına yönelik şiddet ve intiharı vakalarıyla ilgili bir rapor yayınladı.
Hewlêr, Süleymaniye, Kerkük ve Duhok vilayetlerinede Ocak-Ağustos 2009 tarihleri arasında kadına yönelik 1300'den fazla şiddet vakası yaşandığı belirtilen raporda, 'Elde edilen istatistik bilgilere göre, son 8 ay içinde aile içi şiddet, işkence ve dayak gibi toplumsal baskılara maruz kalan 125 kadın da bedenine gaz yağı dökerek yaşamına son verdi' denildi.
İnsan Hakları Bilgi Bankası, bu süre içinde 14 kadının kendini asararak intihar ettiğini, 45 kadının da yakınları tarafından silahla öldürüldüğü belirttildi.
****=Kadına karşı şiddet ve 2007 itibariyle dünyadan veriler.=****
Kadınlara karşı şiddet dünyada en yaygın, ancak en az cezalandırılan suçtur.
Tahminlere göre 113 ile 200 milyon arasında kadın demografik olarak “kayıp” (yok) görünmektedir.
Ya doğar doğmaz öldürülmüşler (erkek çocuğun kız çocuğa tercih edilmesi) ya da erkek kardeşleri ve babalarıyla eşit derecede gıda ve tıbbi olanaklara ulaşamamışlardır.
Fuhuşa zorlanan ya da bunun için satılan kadınların sayısı yılda 700.000 ila 4.000.000 arasındadır.
Cinsel kölelik düzeninden elde edilen kazançlar yılda tahminen on iki milyar dolardır.
Küresel olarak, on beş ile kırk beş yaş arası kadınlar, kanser, sıtma, trafik kazaları ve savaşlardan daha ziyade, erkek şiddetinin sonucu hayatını kaybetmekte veya sakatlanmaktadır.
En az dört kadından üçü dövülmüş, cinsel ilişkiye zorlanmış ya da hayatı boyunca başka türlü suistimal edilmiştir (tecavüz, kötü davranış).
Genellikle, suistimal eden kişi aileden bir üye ya da kadının tanıdığı bir kimsedir. Ev içi şiddet, bölge, kültür, etnik köken, eğitim, sınıf ve din ne olursa olsun kadınlara karşı en yaygın suistimal şeklidir.
Dinsel, kültürel vb. nedenlerle yılda iki milyondan fazla kız çocuğunun genital organlarına hasar verilmektedir (kadın sünneti). Bu oran, 15 saniyede bir kız çocuğudur.
Sistematik tecavüz yeryüzündeki birçok çatışmalarda bir terör silahı olarak kullanılmaktadır. Ruanda soykırımı (1994) esnasında 250.000 ila 500.000 kadının tecavüze uğradığı tahmin edilmektedir.
Araştırmalar, kadına karşı şiddet ile HIV virüsü arasında yükselen bağlantıyı göstermekte ve HIV bulaşmış kadınların daha fazla şiddete maruz kaldıklarını, şiddet kurbanlarının da HIV bulaşma risklerinin daha yüksek olduğunu ortaya koymaktadır.
Tüm bu olumsuz verilere rağmen kutlanacak bir gün(8 mart) varsa varsın kutlu olsun..
azad_26@heridan.com