gönderen azad_26 » Sal Haz 22, 2010 8:59 am
Türk 'aydın' kalabalığının üç gündür geveledikleri, yine yanlış mecrada olduklarının göstergesi.
Konu başlığı 'terörle mücadele' olunca kerameti kendinden menkul profesörler, askeri dersler veriyor; diplomatlar çapraz karşılaştırmalar yapıyor, stratejistler ölüm yolunun anahtarını beleşe teslim ediyor.
Hayatında Kürt coğrafyasına sıradan bir vatandaş gibi gidemeyenler, farklı düşünen üç Kürt ile sohbet edemeyenler, tek bir Kürt kaynağını okumayanlar tahlil bereketini saçıyor.
Bunların hepsi 'terör' veya 'terörizmle mücadele' nasıl ve daha iyi yapılır egzersizleri... Başlık bu olduğu sürece bu kısır döngü de devam eder...
Sondan bir önceki istasyon
Muhafazakar-demokrat ve daha bir yıl öncesinde 'büyük reformcu' diye takdis edilen Türk Başbakan'ın ölen askerler arasında yaptığı konuşma, kozmetiksiz, ambalajsız çıplak haliydi.
Aslında bu kadardır ve kendi belirlediği yol haritasının taşıdığı yerdedir.
Karşısındaki Kürtler olunca küçümser ve kesif bir nobranlıkla aşağılarsan sondan bir önceki istasyona varırsın.
'Tek'leye 'tek'leye sonunda gider havan topunun başında poz verir, icazet bekleyen müezzin gibi konuşur, ara kademe askerler tarafından brife edilirsin...
Anti militarizmin alaturcası
Ondan bir anti militarist, reformcu, statükoya çomak sokan, halkçı bir pratik politika dehası çıkarmaya çalışanlar da arkasında çuvallar.
Evrensel ve insani normlardan bihaber, kavramın tam anlamıyla uyuşmayacak bir mayanın ürünü olanların anti militarizm adına sergiledikleri iktidar beslemeli muhalefet de Türk'ün gücünün neden gösterilmediğinin yasını tutmaktan ibaret kalır.
Anti militarizmin alaturcası da böyledir ve mealen şunları sorar:
İsrail Heron operatörlerini niye çekti, ABD niye anlık istihbarat vermedi, karakol niye sağlam değil?...
Komutan niye uyanık değil, termal kameraya ne oldu, çelik yelekler nerde, niye James Bondlar devreye girmiyor?...
Elin oğlu Tunceli'de karakol basarken Havva Kuvvetlerimiz niye ortalığı cehenneme çevirmiyor; neden ecdadının 38 ruhuna başvurmuyor?...
Paraysa para, araçsa araç, insansa insan, imansa iman daha neden 'teröristler'in inine girilmiyor, bataklık kurutulmuyor?...
Neden PKK'nin beslendiği vasata ilgili gösterilmiyor, Kürtlerin 'cici' olanları arttırılmıyor ve yeterince ihya edilmiyor, ekonomi, psikoloji?...
Yok yok sınırlar; sınırlar nasıl bu koca ordu tarafından korunamıyor?...
Irak ile neden sınırın yeniden çizilmesi konusu gündeme getirilmiyor?..
Yalanına inanıyor
Türk egemenlik sistemi uydurduğu yalanı bir süre sonra gerçek sanıyor. Şaki, eşkiya, sergerde, bölücü, anarşist, terörist, piyon, taşeron, diyerek devam ediyor.
Türk medyasının manşetlerine bakın; Kemalist solundan, sağına kadar... Hepsi aynı: Özne 'biz'... ve öfke, kin, nefret, düşmanlık, şiddet, ölümü kutsama...
Mehmet Ağar, 'tuğlayı çekersem duvar yıkılır' demişti ya Türk egemenlik sisteminin inadı bundan... Yalan ve zulüm üzerine kurulu bir bina...
Şimdi yine yeni yeniden sınırötesi operasyon pompalanıyor; yani 27'ncisi. Anti militarizmin alaturcası da destek veriyor:
Örgüt Irak'a çekil!..
Çekilmezse de olacak ama çekilirse daha kolay olur.
Sonrası şu: Çongar için 'altın vuruş'.
Laçiner için 'büyük acı'...Yanisi Sri Lanka modeli...
Bunun için şimdiden başladılar, sözümona savaş karşıtı bir cephe oluşturacaklar.
Çok güzel de bu cephenin temel dinamiği, havan topunun başında poz veren muhteremin şakirtleri olacakmış, biraz da TRT-6 ile mest olan Kürtler ve iktidarın nimetlerinden beslenen 'kardeş halklar'...
Mesele, savaş karşıtı bir refleksi Kürt gerillaların karşısına dikmek...
Farkındayız, kendilerini ağabeyimiz olarak görenler, bizi 'kapıcı', 'inşaat ustası', 'hamal', 'devşirilmiş devlet memuru', 'işbirliğinin ürünü politikacı', vs... olarak seviyor.
Kusura bakmayın Fars dinciliği, Arap nasyonalizmi ve Kemalizm arasındaki Kürtler, artık bu oyunlarınızın farkında...
Hava saldırılarında yaraladığınız ve şimdi tedavi gören 4 yaşındaki Şaxqewan Mihemedî bile bunun farkında...ANF