16-Mart-Halepçe-Katliamı
Gönderilme zamanı: Cmt May 26, 2018 10:38 pm
16-Mart-Halepçe-Katliamı
Halepçe Katliamı, tarihe kara bir leke olarak geçmiştir. Bu katliam yapılışıyla diğer katliamlardan farklıydı. Yayılan müthiş bir elma kokusuyla gelen ölümler. Irak'ın Halepçe kentinde neler yaşandı? İşte, detaylarıyla Halepçe Katliamı;
Elma kokuları her yeri sardı,
Küçük bir kız çocuğu koşarak: "Daye binâ behna seve te" ( Anne elma kokusu geliyor) dedi.
Elmaya hasret olan insanlar, elma kokusuyla ölüme gidiyorlardı.
Halepçe'yi bir nebzede anlamak için yukarıdaki cümleleri anlamlandırmak gerekir. Halepçe, bu anlattıklarımızdan ziyade yaşayan insanların hafızalarındadır.
Bugün sizlere tarifi olmayan, dünya üzerinde nadir görünen bir katliamı anlatacağız. Bu Katliam sonucu 5 binden fazla kişi öldü, binlerce kişi yaralandı ve sakat kaldı. Halepçe’de hayatta kalanlar ise her gün binlerce kez öldü. Öyle kolay değildir; sevdiklerini bir yaprak gibi dökülmesini izlemek.
Kürtler Üzerinde " Soykırım" Düşüncesi
Halepçe katliamı sonucu: 5 bin kişi öldü, 7 bin kişi yaralandı ve Halepçe'de yaşayan insanlar ruhsal bir çöküşe girdi. Dünya ülkelerinin uzun süre sessiz kaldığı bu katliamın, birinci derece sorumlusu, Diktatör Saddam Hüseyin rejimidir. Halepçe’nin. Saddam Hüseyin, 1986’den itibaren Kürtler üzerinde sistematik soykırım girişimlerini hayata geçirmişti. Kimyasal Ali Mecid isimli kuzenini, Kürt bölgesinde sorumlu yaptı. Kimyasal Ali lakaplı bu kişi, karşısında bir düşman ordusu varmış gibi kimyasal bombalar üretmeye başladı.
Sonrasında bölgede bulunan Kürt halkına karşı savaş ilan etti. Şehirler, köyler uçaklar tarafından acımasızca bombalandı. Halk panik içinde yurtlarından kaçmaya başladı. Türkiye ve İran’a sığınan insanlar zor bela canlarını kurtarabildiler. Bu esnada canlarını kurtaramayan binlerce insan ise öldü. Artık uygulanan zulümler soykırım derecesine gelmişti. Geride kalanlar Halepçe Katliamı'nın tanıkları olacaktı.
Halepçe Katliamı Nedir?
Irak- İran arsında bir savaş vardı. Bahaneler bolca üretilmişti. Irak ve İran arasındaki savaşta Kürtler İran’ın yanında yer aldı. Bununla birlikte, Peşmergeler İran ordusuyla işbirliği yaparak; Halepçe’deki halkı Saddam’ın işkencesinde kurtarmayı hedefliyordu. Helepçe’de başlatılan isyanla birlikte Saddam, artık emelini gerçekleştireceği ortam hazırlanmıştı.
Halepçe Katliamı, 1986-1988’de Saddam Hüseyin’in Kuzey Irak’ta El Enfal Harekatı adlı bir isyanı bastırma bahanesiyle Kürtlere karşı düzenlemiş olduğu katliamdır.
Halepçe Katliamı'nda Yaşananlar
Saddam Hüseyin'in emriyle birlikte Kimyasal Ali, üç gün boyunca uçaklarla kimyasal bombalar yağdırdı. Kimyasal Bombalar üç gün sonra etkisini göstermeye başladı. Artık bombalar kentin kalbine indi. Halk sessizce atılan bu kimyasal bombalardan habersizdi.
16 Mart sabahı bir elma kokusu duyuldu, çocuklar, genç kızlar, anneler ve babalar mutfağa koştular. Müthiş bir şekilde gelen bu elma kokusu onları çok sevindirmişti. Acaba birileri onlara elma mı getirmişti. Mutfağa gelip baktıkları zaman, elmanın olmadığını görünce hemen camlarını ve kapılarını açtılar. Evet, bu koku dışarıda daha keskin bir şekilde geliyordu. Kimse bunun ilk anda ne olduğuna anlam verememişti. Çok güzel kokan bu elma kokusuna dalıp gitmişlerdi. En çokta çocuklar bu kokuyu sevmişti. Ömürlerinde elma yemeyen çocuklar, bu kokuyu içlerine çekmişti. Ama çok geçmeden elma kokusu bir azaba dönüşmüş, genizlerini yakmaya başlamıştı. Bunun üzerine kaçışan insanlar çok geçmeden yerlere serilmişlerdi. Kundaktaki bebeklerin, sokakta oyun oynayan çocuklar, hayalleri olan gençlerin, loğusa olan kadınların ve daha nicelerinin can çekişerek öldüğü bu katliam; tarihe kara bir leke olarak geçti.
Bu olanları duyup, Halepçe’ye gelenler yürekleri acıyla dolduran bir tabloyla karşılaştılar. İnsanın tüylerini ürperten bu tablo karşısında dünya sessiz kaldı. Halepçe’deki insanlarla birlikte insanlık da ayaklar altına alınmıştı.
Halepçe Katliamının Sonuçları:
19 Ağustos 1988’de Irak ve İran, ateşkes anlaşması imzaladılar. 5 gün sonra Halepçe tekrardan Irak’ın eline geçti.
Yapılan araştırmalarda Halepçe’de özürlü doğumun Hiroşima’ya göre 4-5 kat daha fazla olduğu iddia edilmiştir. Ancak Amerika bu iddiayı suistimal etmiştir. Zayıflatılmış uranyum mermileri kullanılarak bu katliamı meşrulaştırmaya çalışmıştır.
Geç de olsa: Saddam Hüseyin, Halepçe Katliamı’nda Kürtlere karşı soykırım suçlaması ve insanlığa karşı yaptığı suçlardan dolayı mahkûm edildi ve 5 Kasım 2006’da idam edildi.
Tarih: 16 Mart 1988'i bir kenara yazsın! Bu bir katliamdan öte soykırımdır; diğer adıyla yaşananlar bir insanlık suçudur.
Şivan Perwer’in Halepçe üzerine söylemiş olduğu "Halepçe Ağıtı"nı dinlemenizi tavsiye ediyoruz.
Son Olarak;
Sizlere Halepçe Katliamı nedir; diye sorarlarsa. Onlara tek bu cevabı verebilirsiniz:
Bir çocuk koşarak annesine: Daye behna seva te ( Anne elma kokusu geliyor) Elma kokusuyla birlikte gelen bir ölüm.
Sizler elma kokusu duyunca korkuyor musunuz, içiniz acıyor mu? İşte Halepçe Soykırımı'ndan hayatta kalanlar artık elma kokusu duymak istemiyor çünkü bu onlara hep geçmişte yaşadıkları acıları gözler önüne seriyor. Elma kokusu onlar için bir kabus.
Not: Yukarıdaki araştırma haberi; Vikipedi gibi bağımsız sayfalardan, bu konuyla ilgili yapılan belgesellerden yola çıkılarak derlenilmiştir.