1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

13-Temuz-1930-Ağrı Zilan Deresi Katliamı

MesajGönderilme zamanı: Cmt May 26, 2018 11:12 pm
gönderen admin
Resim
13-Temuz-1930-Ağrı Zilan Deresi Katliamı
Ağrı'dan Zilan'a kadar sıçrayan, bir isyan ile başlayıp 15.000 kişinin katledilmesiyle ve sürülmesiyle bastırılan bir katliamdan bahsedeceğiz. Detaylarıyla, tarafsız belgelerden yola çıkarak derlemeye çalışacağız.
Ağrı'da bir isyan başladı, Zilan'da insanlar katledildi. Bunun ucunda sivil halk (kadınlar, bebekler, çocuklar..) varsa yapılanların bizlerin nezdinde bir haklılığı olmamalıdır.
Ağrı Dağı İsyanı Nasıl Başladı?
1926 yılında Broyê Hesikê Telli Ağrı Dağı’nda isyanı başlattı. 1926 yılında sürgün edilmek istenen, ancak buna karşı çıkan Telli, jandarmaların silahlı saldırısına uğradı ve bunun üzerine Ağrı Dağı’na çıkıp direneceğinin mesajını verdi. Artık Ağrı Dağı İsyanı’nın tohumları atılmıştı. Bıro ailesinin de isyana katılmasıyla birlikte isyan kadrosu artık kalabalıklaşmaya başladı. İsyan büyüyüp, çevre yerlerdeki aşiretlerin katılmasıyla birlikte artık bağımsızlık adına adımlar atılmaya başlanmıştı. Ağrı'da başlayan bu isyan, Zilan'da ses bulacaktı.
Ağrı Cumhuriyeti
İhsan Nuri ve Zilan Bey, Hesik aşiret reisi İbrahim Ağa’nın Hesîke Aşiretleriyle birlikte İran sınırını aşarak yeni bir isyan başlattı. Askeri birimlerin yetersiz kalması sonucu isyancılar, Doğubayazıt’ta bulundukları bölgeyi denetim altına aldılar. Kontrol altına alınan bölgede, Ağrı Cumhuriyeti bağımsızlığını ilan etti.
Tendürek Harekâtı
Türk Ordusu, 1929’un sonlarında Tendürek harekatı ile İran Kökenli Şeyh Abdülkadir’in isyanına katılmasını önledikten sonra hareketi bastırmak için 1929’da aldığı bir kararla Ağrı’ya bir kuvvet gönderildi. Gönderilen birlikler ilk etapta bir başarı elde edemediler. 1930’da savur harekatı ile artık yavaş yavaş başarılar elde ettiler. 1930’un Mayıs ayında atağa geçen Türk güçleri, 10.000’i aşkın askerle Ağrı dağlarını kuşattı. Artık çatışmalar başladı.
Zilan Ayaklanması / Zilan Deresi Katliamı
20 Haziran-13 Temmuz 1930 tarihleri arasında Ağrı’da yanan isyan Van’ın Erciş ilçesinde yankı buldu. Van ile Karaköse (Ağrı) arasında Zilan harekatı gerçekleştirildi. Bu harekat sırasında 13 Temmuz adı verilen Zilan Deresi veya Komkujiya Geliya Zilan Katliamı gerçekleşti. Ağrı dağının etekleri yakıldı, köylerdeki insanlar öldürüldü, işkenceye maruz kaldı. Zilan katliamı sonucu 15.000 insan öldürüldü. Bu insanlar arasında çocuklar, hamile kadınlar, yaşlılar da vardı.
Zilan'ın Bilançosu;
15.000 insan öldürüldü,
Köyler yakıldı, insanlar evlerini terk etti ya da zorla yurtlarından edildi.
Yaşadıkları kabusun, acının hissi ile ölene kadar her gün öleceklerdi.
Bu olaylar Cumhuriyet gazetesinde şu şekilde kaleme alınmıştı: “Ağrı Dağı tepelerinde tayyarelerimiz çok şiddetli bombardıman ediyorlar. Ağrı Dağı daimi ve infilak ateş içinde inlemektedir. Türk’ün demir kartları asillerin hesabını temizlemektedir. Zilan Deresi ağzına kadar ceset dolmuştur.”
Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığı ise raporunda: Erciş ve Zilan yakınlarındaki Türk başarısı birkaç silahlı adam ve büyük bir çoğunluğu oluşturan silahlı olmayan sivillere karşı kazandığını aktarmıştır.
Aslen Van Ercişli olan Yaşar Kemal, 1950’lerde “Zilan Deresi Katliamı’nı öğrenip çok etkilediğini belirtmiştir” Daha sonra da bu katliama Deniz Küstü romanında yer verdi.
Üçüncü Ağrı Harekatı
Türkiye, o dönemde İran sınırları içerisinde bulunan Küçük Ağrı Dağı’nın arkasına birliklerini ilerletmek için izin istedi. Böylece İran’a giden isyancıların yolunu kapatmış oldu. Daha sonrasında iki ülke arasında anlaşma yapılarak Van’ın Kontur kasabası İran’a verilmiş, Küçük Ağrı Türkiye’nin sınırları içine alınacaktı. Türk silahlı güçlerinin Ağrı’yı kuşatmasının tamamlanmasıyla birlikte 7 Eylül 1930’da genel taarruz başlattı. Savaş esnasında İsyanı başlatan İbrahim Ağa öldü. İhsan Nuri ise İran’a sığındı.
Bu isyan sırasında yakalanan 34 kişi idam edildi. Karaköse adı olan bu ilin adı da Ağrı olarak değiştirildi.